Showroom’a girdiğimde işte bu ‘Avrupalı Focus’ dedim ama…
Neden ama?
Hemen aşağıda gördüğünüz üç donanımın en kötü Titanium donanım seviyesiyle zaten olması gerektiği için ve bu ST-Line donanımı ile daha fazlası olmasını beklediğimden…
Üç detay da çok hoş ayrıca beyaz sedan Focus’un imajını yükseltmek için tek çare!
Fiesta’nın 15” jant, Mondeo’nun 16”/17” jant ile sunulduğu ülkede Focus’un 16” de kalması doğal ama değil mi? Neyse ki Fiesta ve Mondeo ısrarlara dayanamadı; Fiesta 16” e geçti, Mondeo ise 18” ile alınabiliyor(!), bulursanız tabii 🙂 Yeni Ford modellerinin konforları, hiç olmadığı kadar iyi olduğu dönemde neden bu kadar muhafazakar olunmaya çalışılır anlam veremiyorum.
Hadi daha agresif görüntüyü geçelim, gücü hissettirmeye gelelim;
Fiesta ST, Focus ST ve Focus RS satışları başladı, ne diyor resmi site? ‘…Üstün EcoBoost teknolojisi ve performansı ile…’ haliyle insanlar merak ediyor: ‘Nerede 1.5 EcoBoost’lu Focus?” Satış rakamlarının 1.6 Ecoboost ile 2011 ve 2012 yılında çok düşük olduğunu bizler de çok iyi biliyoruz ama bu tür spor araçlara yatırım yaparken, bu araçları nasıl desteklenecek, sadece reklam mı? Yoksa geçmişten bu yana süregelen 1.6 Sigma motor ile mi? Reklam demişken 2014 sonunda yapılan lansmanda 1.5 EB motorların getirileceği söylenmişti bu da not olarak burada kalsın.
Şimdi neden Avrupalı dediğime geçelim
Tekrar üç fotoğraf ekledim. Biri, hatchback Focus’ta olması gereken ama getirilmeyen spoiler eklentisi; hem estetik olarak hem de aerodinamik olarak katkı sağlayan parça.
Diğeri ise dikkat ederseniz dokunmatik ekranın olması ve otomatik klimanın olmaması. Türkiye’de satış yapan birçok markanın genel zaafiyetlerinden ‘şunu şunu almazsan şunu şunu alamazsın’ durumu. Aynı durum Focus’ta da var, Titanium donanım seviyesine çıkmadan her iki ekran çağ dışı seviyesinde kalıyor. Bu araçta otomatik klima gibi çok elzem olmayan donanım seçilmemiş fakat dokunmatik ekran tercih edilmiş. Dokunmatik ekran ile birlikte gelen TFT gösterge ekranı da araca kesinlikle fazladan hava katmış.
SYNC 3 olmadan dokunmatik ekranın anlam kazanmasını sağlayan neredeyse tek şey olan geri görüş kamerası da nihayet navigasyon almadan geliyor ve bu araçta standart olarak sunulmuş, tebrikler 🙂
Şimdi diğer detaylarla birlikte incelemeye başlayalım, tekrar hoş geldiniz 🙂
Dış Tasarım
Focus’un spor duruşunu baltalayan dış kromlardan vazgeçilmiş, yerine ağırlıklı olarak parlak siyah malzeme kullanılmış. Genel hatlarıyla bayıldım, çok güzel duruyor. 10 mm alçak ve spor süspansiyon kullanılıyor olması da biraz fark ettirmiş, bu sayede 17” jant ile çamurluklar dolu gözüküyor ama bu araca 18” daha çok yakışırdı. Bknz: GT-Line. Şu an opsiyon listesinden haberim yok o yüzden bu konuda fazla yorum yapmayacağım çünkü bu haliyle konfor/görünüm dengesi çok iyi şekilde sağlanır.
Dışardan bir eksiği ise büyük spoiler olmaması, bu durum Avrupa’da da böyle ama bunu büyük opsiyonlu getirmek pek tabii mümkündü lütfen bu duruma bir el atınız, HB modelin öncelikli ihtiyacıdır büyük spoiler.
Dışardan baktığımızda ST-Line olduğunu sadece çamurluk üstünde yer alan tokadan anlayabiliyoruz. Ayrıca ödüllü 1.0 EcoBoost motor tercih edenlerin bagaj kapağında ‘EcoBoost’ tokası yer alıyor olacak 🙂
Türkiye’ye gelen ilk Titanium araçlarda hata ile arka stoplar LED’li geliyordu, 2016 modellerde bunları kestiler. Şimdi bu stop’u ve gündüz LED farı sadece ST-Line ile getiriyorlar.
Titanium donanımda ise halojen gündüz farı mevcut bu konu hakkında detaylı bilgilere link’lenmiş kelimeler ile ulaşabilirsiniz.
İç Tasarım
RS’i fazla kıskanmış! İç mekan, göstergeler hariç simsiyah. Hem direkler hem de tavan siyah renge boyanmış. Çok ufak krom dokunuşları mevcut o kadar. Koltuklardaki kırmızı çizgiler ise güzel hareket katmış ama diğer renk araçlarda nasıl durur bilemedim.
Koltukların zayıf noktası yan desteklerin bu araç için çok yetersiz olması ve kumaş kalitesi. (Tekrar bknz: GT-Line)
İç mekan görünüm olarak böyle gayet güzel fakat bir eksiği var; iç ambiyans aydınlatması, bu da çok renk seçenekli olarak Türkiye’ye opsiyonlatılabilirdi ve çok yakışırdı lütfen buna da el atınız 🙂
Donanım Detay
Yukarda da bahsettiğim gibi otomatik klima olmadığı için ekranın sağ alt kısmı ‘Ayarlar’ olarak düzenlenmiş. Sağ üst de keza Navigasyon olmadığı için sadece yön ve konum bilgisi gösterir vaziyette ama biz bunu seviyoruz hiç yoktan iyidir 🙂 Gösterge içinde yer alan TFT ekran da keza çok şık görünüme sahip. SYNC 2 ile birlikte kol dayama içinde ekstra USB ve SD kart girişi mevcut, bir USB girişi de vitesin ön kısmında yer alıyor.
Bir spor donanımda olmazsa olmaz olan ‘ATEŞLE’ düğmesi de unutulmamış.
Biraz da Titanium’a göre kaybolanlardan konuşalım 🙂
Eee fiyat dengesini ayarlamak için bi’şeyleri kısmak lazım, ki bence bunlar doğru seçimler olmuş.
Far ve yağmur sensörleri yok. Yok dediysem aslında tam yok değil, yerleri mevcut (4. foto) becerisi olan ekleyebilir 🙂
Style donanım gibi güneşliklerde ışık, arkada tutamaç ve gözlüklük de yok.
Yolcu tarafında çift açılı ayna da yok (Style’da var)
ST-Line’a özgü kapı eşiği ve paslanmaz çelik pedallar, koltuklar gibi şık görünüyor. Direksiyon simidindeki delikler ve alt kısmın düz olması sportiflik anlamında göze güzel gelen detaylardan. (Well done Ford)
(Not: Clio mavilikleri sökülebilir 🙂 )
Üstünde konuşulacak fotoğraflar bu kadar, biraz daha detaylı fotoğraflarına hemen aşağıdaki galeriden erişebilirsiniz.
Sonuca gelecek olursak bu arabanın olmazsa olmaz eksiklerinden biri otomatik park sistemi ve park sensörleri diğeri ise çok renkli iç ambiyans aydınlatma. Sunulması gereken opsiyon ise 18” jant.
Tabii en büyük eksiği olan 125 beygirden güçlü seçeneğin olmamasını saymazsak. Bunlar olmadığı sürece fiyatlar yüksek olarak değerlendirilmeye devam eder.
Fiyat listesi ve Donanım listesi